Çin ekonomisi ilerlemeye devam edecek
Uluslararası ortam, küresel ekonomik büyüme oranını 2007’de yüzde 3,84’ten 2008’de yüzde 1,58’e düşüren 2008 Küresel Mali Krizinden bu yana kökten değişti. Küresel ekonomi, 2010’dan sonra yavaş yavaş toparlansa da 2011’den 2019’a büyüme hızı küresel mali kriz öncesine göre daha düşüktü. Özellikle, gelişmiş ekonomilerin 2011’den 2019’a kadar ortalama büyüme oranı, 1990’dan 2007’ye kadar olan yüzde 2,71’den çok daha düşük, yalnızca yüzde 1,87 idi.
2018’de Donald Trump yönetimi, Çin’e karşı bir ticaret savaşı başlatarak zaten zayıf olan küresel toparlanmayı daha da engelledi ve dünya halen ticaret savaşının etkileriyle uzlaşmak için mücadele ederken Covid-19 salgını 2020’de ortaya çıktı ve küresel üretimi yüzde 3,5 oranında azalttı. Bu küresel mali kriz sırasında olduğundan çok daha büyük bir düşüşe tekabül ediyor. Daha da kötüsü, pandemi küresel olarak kontrol altına alınmadan Ukrayna-Rusya çatışması patlak verdi ve dünya ekonomisine bir başka ciddi darbe vurdu. Gerçekten de Çin’in dış ortamı aşırı derecede bozuldu.
UKRAYNA KRİZİ, KÜRESEL ENERJİ FİYATLARININ YÜKSELMESİNE NEDEN OLDU
Pandeminin etkisi zayıflıyor gibi görünse de pandemi ile ilgili kısıtlamalarda çok az değişiklik oldu. Örneğin, insanların uluslararası hareketlerine ilişkin kısıtlamalar, özellikle yeni koronavirüsün daha bulaşıcı ve ölümcül varyantlarının ortaya çıkma olasılığı göz ardı edilemediği için, dünya genelinde hizmet sektörünün toparlanmasını engellemeye devam edecek. Ancak insanlar pandemiye uyum sağladıkça, aşı oranlarındaki artış ve ülkelerin pandemi karşıtı önlem politikaları olgunlaştıkça, kontrolü zor yeni bir varyant ortaya çıkmadıkça salgının küresel ekonomi üzerindeki etkisinin kademeli olarak azalması bekleniyor.
Çin’in daha fazla endişelenmesi gereken şey, kısa vadede küresel ticaret ile tedarik zincirleri ve bir bütün olarak dünya ekonomisi üzerinde büyük bir etkisi olacağından Ukrayna krizidir. Krizin enerji, tarım ürünleri ve temel üretim bileşenleri ve küresel nakliye arzı üzerindeki etkisi pandeminin etkisinden çok daha büyük olacaktır. Batılı ülkelerin Moskova’ya her türlü yaptırımı uygulayarak Rusya’yı küresel ticaret sisteminden ve sanayi zincirlerinden atmaya ve dünya ekonomisini parçalamaya çalıştığını unutmamak gerekir.
DIŞ POLİTİKADA İSTİKRAR ŞART
Ukrayna krizi, küresel enerji fiyatlarının yükselmesine neden oldu ve birçok ülkede stagflasyon riskini artırdı. Ayrıca tarım ürünlerinin arzını zorladı, bazı ülkelerde ilkbahar tarım sezonunu geciktirdi, küresel gübre üretimine ve satışlarına zarar verdi ve bazı ülkelerde gıda krizini şiddetlendirdi. Aynı zamanda temel ham maddelerin ve temel üretim bileşenlerinin arzının azalması ve kriz nedeniyle yüksek teknolojili üst düzey endüstrilerdeki sorunlar, küresel üretim zincirlerini bozdu.
Çin, doğru politikalara bağlı kalarak bu yıl için yüzde 5,5’lik büyüme hedefine ulaşabilecek olsa da etkilerini tedarik zincirlerindeki dalgalanmalarla hissedebileceği küresel ekonomideki bu türbülansa bağışık olamaz. Çin, salgın önleme ve kontrol ile ekonomik kalkınmayı koordine etmeyi daha da zorlaştıracak ve bulaşıcılığı yüksek Omicron varyantının ağır basan artan Covid-19 enfeksiyonları nedeniyle zor bir testle karşı karşıyadır. Fakat Çin’in Covid-19 ile mücadeledeki deneyimi göz önüne alındığında, yeni salgınların etkisi kısa ömürlü olmalıdır. Bu nedenle Çin, Ukrayna krizinin küresel ticaret ve tedarik zincirleri üzerindeki etkilerine özellikle dikkat etmelidir çünkü kriz, hedeflenen büyüme oranını elde ederken Çin üzerinde ek baskı oluşturabilir. Çin, makroekonomik politikaları sağlam olduğu sürece büyüme hedefine ulaşabilecek olsa da dış ticaret politikasını daha da istikrara kavuşturmalı ve farklı endüstrilerin tedarik zincirlerini güçlendirmek için daha fazla çaba sarf etmelidir.